Sayı Bilgileri
Sayı Bilgileri |
Eğitimde Teknoloji Uygulamaları Dergisi Cil. 1 (1)
Issue Information
ss. i - vi | DOI: 10.29329/jtae.2020.283 Özet Anahtar Kelimeler:
| Orjinal Araştırma Makaleleri
Orjinal Araştırma Makalesi |
Eğitimde Teknoloji Uygulamaları Dergisi Cil. 1 (1)
Oyunlaştırılmış Kodlama Eğitimi: Öğrenme Yönetim Sistemi Model Önerisi
Abdullah Bedir Kaya & Gülgün Bangir-Alpan ss. 1 - 25 | DOI: 10.29329/jtae.2020.283.1 Özet Son yıllarda Kodlama Eğitimi bilişim çağı ile ilişkilendirilmektetir. Onlarca farklı platform, farklı yöntemlerle kodlama öğretmektedir. Bir öğretmenin ya da ebeveynin bu platformları detaylı bir şekilde bilmesi, eğitim içeriklerini öğrenciye uygun bir şekilde sıralaması beklenemez. Ayrıca kodlama eğitimi ile oyun ve oyunlaştırma sıklıkla yan yana gelmektedir. Oyunlaştırma oyunun eğlenceli kısımlarını oyun olmayan ortamlarda kullanan bir yöntemdir. Eğitimde oyunlaştırma yöntemi son yılların popüler araştırma konuları arasındadır. Bu iki popüler konu, eğitim öğretim süreçlerinin web üzerinden yönetilmesini destekleyen öğrenme yönetim sistemi (ÖYS) ile bir araya getirilebilir. Kodlama eğitiminin dijital dünyayla olan ilişkisi ve hedeflenen öğrenci düzeyi düşünüldüğünde web ortamında, oyunlaştırma yöntemiyle verilmesi eğitim teknolojisinin ortam ögesiyle uyumludur. Önerilen modelde öğrenci motivasyonunu artırmak için çeşitli oyunlaştırma mekanikleri, eğitim içeriklerini aktarmak için videolar, öğrenci çalışmalarını saklamak için e-portfolyo, öğrencilerin istedikleri konu hakkında çalışabilmeleri için modüler ve bireyselleştirilmiş öğretim kullanılmıştır. Önerilen model oyunlaştırma ilkelerine büyük ölçüde uygundur. Bu çalışma onlarca farklı platformu bir araya getirebilen, eğitim içeriklerini öğrenciye uygun bir şekilde bireysel olarak sıralayabilen, bu süreçte oyunlaştırma yöntemlerini kullanarak öğrenci motivasyonu artırmayı hedefleyen bir ÖYS önermektedir. Anahtar Kelimeler: Kodlama eğitimi, oyunlaştırma, öğrenme yönetim sistemi.
|
Orjinal Araştırma Makalesi |
Eğitimde Teknoloji Uygulamaları Dergisi Cil. 1 (1)
Üniversite Öğrencilerinin Kendilerine İlişkin Dijital Okuryazarlık Algıları
Duygu Doğan ss. 26 - 35 | DOI: 10.29329/jtae.2020.283.2 Özet Dijital okuryazarlık; bireyin bilgi iletişim teknolojilerini etkin öğrenmesini kapsarken bu teknolojilerle hayatın herhangi bir bağlamında sorunlarına çözüm bulacak, teknolojilerin bilinçli, güvenli, yasal ve ahlaki kullanımıyla ilgili yeterliklerini ifade eder. Bu konudaki ön yargı ise eğitimde bilgisayar ve diğer teknolojik aletlere ayrılan zaman nedeniyle bunların, öğrencilerin sosyal becerilerini zayıflatabileceği düşüncesidir. Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler günlük yaşamda dijital teknoloji kullanımı ihtiyacını artırmış, aynı zamanda dijital okuryazar olmayı zorunlu hale getirmiştir. Özellikle günümüzde yaşanan salgın hastalığın da etkisiyle uzaktan eğitim, uzaktan eğitimin geliştirilmesi, kullanımı, dijital okuryazar olma konusu önem kazanmıştır. Bu çalışmanın amacı ise üniversite öğrencilerinin kendilerine ilişkin dijital okuryazarlık algılarını incelemektir. Çalışmanın verileri 6 adet açık uçlu sorudan oluşan yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmıştır. Çalışmanın örneklemini Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi’nde öğrenim görmekte olan, amacına uygun olarak belirlenmiş 10 üniversite öğrencisi oluşturmaktadır. Elde edilen nitel verilerin analizinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre, öğrenciler dijital okuryazar olmak için arama motoru kullanabilme, bilgiye erişebilme, veri aktarabilme, bilgiyi paylaşabilme, bilginin doğruluğunu kontrol edebilme, bilgiyi kullanabilme, dijital araçlarla iletişim kurabilme, gibi teknik becerilere; yeniliklere açık olma, ilgi duyma, bilinçli olma gibi duyuşsal becerilere sahip olmak gerektiğini belirtmişlerdir. Dijital araçların bağlamsal kullanımı ile ilgili en çok şunların vurgulandığı belirlenmiştir; eğitim için kullanım, sosyal medya kullanımı, yeni bilgiler edinmek için kullanım, iletişim amaçlı kullanım. Çevrimiçi ortamlara güvenli katılım ile ilgili görüşler incelendiğinde öğrencilerin %90’ı bu ortamların güvenli olmadığını belirttikleri saptanmıştır. Güvensiz bulunmasına sebep olarak ise yanlış bilgi edinimi, kullanıcıların bilinçsizliği, kimlik doğrulamasının olmaması, her yaş grubunun çoğu şeye ulaşabilmesi belirtilmiştir. Anahtar Kelimeler: Okuryazarlık, dijital okuryazarlık, teknoloji, dijital teknoloji
|
Orjinal Araştırma Makalesi |
Eğitimde Teknoloji Uygulamaları Dergisi Cil. 1 (1)
Beyin Temelli Öğrenme Yaklaşımının Öğrenme Sürecine ve Öğrenci Tutumlarına Etkisi
Serap Tüfekçi Aslım, Meryem Barası, Merve Erin, Ayşenur Özdemir, Filiz Özkaptan & Feyza Yılmaz ss. 36 - 46 | DOI: 10.29329/jtae.2020.283.3 Özet Bu araştırmanın amacı; lise 10. Sınıf İngilizce dersi için tasarlanan beyin temeli öğrenme yaklaşımına uygun öğrenme-öğretme ortamının, öğrenme sürecine ve öğrenci tutumlarına etkisini araştırmaktır. Bu çalışma, 2015-2016 Eğitim-Öğretim yılı II. Kanaat döneminde, Ankara ili sınırları içinde bulunan Sincan İlçesi Pınarbaşı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (Kız Meslek Lisesi) 10. Sınıf öğrencileri üzerinde yürütülmüştür. Araştırmaya tamamı kız öğrencilerden oluşan 37 öğrenci katılmıştır. Sınıf tesadüfi yöntemle seçilmiştir. Bu araştırmada hem nitel hem nicel araştırma desenleri birlikte kullanılmıştır. 3 haftalık hazırlanan ders planının içeriği, resmi ders kitabının 7. ünitesi olan “Nature and Environment” temasıyla ve beyin temelli öğrenme yöntemiyle sınırlıdır. Araştırmada (kontrol grupsuz) ön test- son test deney deseni kullanılmıştır. Araştırmada veri toplamak üzere Lise öğrencileri için hazırlanmış olan Hancı Yanar (2008) tarafından geliştirilmiş olan İngilizce Dersine Yönelik Tutum Ölçeği izin alınarak kullanılmıştır. Nicel veri sağlamak amacıyla öğrenci tutumu ölçülmüş; nitel veri sağlamak amacıyla da gözlemci notları ve öğrenci görüşlerinden yararlanılmıştır Ayrıca uygulama için hazırlanan web sitesi üzerinden öğrencilerin sürece ilişkin görüşleri alınmıştır. Bağımlı gruplar için t-testi analizine göre öğrencilerin aritmetik ortalama puanları incelendiğinde İngilizce dersine yönelik ön tutum puanlarının x=88,757, İngilizce dersine yönelik son tutum puanlarının ise x =109,783 olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak İngilizce dersinde “Nature and Environment” adlı ünitede uygulanan beyin temelli öğrenme yöntemi etkinliklerinin öğrencilerin derse yönelik tutum düzeylerinin gelişiminde olumlu katkılarda bulunmuştur. Anahtar Kelimeler: Beyin temelli öğrenme, İngilizce dersi, Öğrenci tutumları
|
Orjinal Araştırma Makalesi |
Eğitimde Teknoloji Uygulamaları Dergisi Cil. 1 (1)
Gagne'nin Öğretim Etkinlikleri Modeline Göre Yapılan Öğretimin Akademik Başarıya Etkisi
Ali Ateş & Mustafa Karaağaçlı ss. 47 - 57 | DOI: 10.29329/jtae.2020.283.4 Özet Bu araştırmanın amacı, Gagne’ nin öğretim durumları modeline dayalı olarak yapılan öğretimin etkililiği belirlemektir. Araştırmanın çalışma grubunu 2019-2020 eğitim öğretim yılı 1. döneminde bir devlet okulunda öğrenim gören 47 altıncı sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Araştırma, gerçek deneysel desen modellerinden ön test son test kontrol gruplu deneysel deseni ile yapılmıştır. Araştırmanın deney grubunda Gagne öğretim durumları modeline göre hazırlanan ders sunu planına göre, kontrol grubunda ise geleneksel öğretim yöntemi ile dersler işlenmiştir. Verilen analizinde SPSS istatistik programı kullanılmıştır. Kontrol ve deney gruplarına ön test ve son test olarak uygulanan başarı testinden elde edilen sonuçların analizi bağımsız gruplar t-testi (Independent Sample t-Test) ile yapılmış olup gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olup olmadığına; ön test ve son test puanlarından elde edilen verilerin dağılımlarının normalliği (Test Of Normality) Shapiro-Wilk(S-W) testi sonuçlarına bakılmıştır. Araştırma sonucunda Gagne’ nin öğretim etkinlikleri modeline göre yapılan öğretim gören öğrencilerin akademik başarı puanları ile geleneksel öğretim gören öğrencilerin akademik başarı puanları arasında anlamlı bir farkın olmadığı gözlemlenmiştir. Fakat Gagne’ nin öğretim etkinlikleri modeline göre yapılan öğretim gören öğrencilerin son test başarı puan ortalamalarının daha yüksek olduğu sonucu ortaya çıkmıştır. Anahtar Kelimeler: Gagné'nin Öğretim Etkinlikleri Modeli, Akademik Başarı, Ses ve Video Programları
| Derleme Makaleleri
Derleme Makalesi |
Eğitimde Teknoloji Uygulamaları Dergisi Cil. 1 (1)
Yaratıcı Düşünmenin Eğitim Ortamlarında Desteklenmesi Sürecinde Teknoloji Entegrasyonunu İnceleme
Oğuz Koç & Özden Demirkan ss. 58 - 75 | DOI: 10.29329/jtae.2020.283.5 Özet İçinde bulunduğumuz yüzyıl başlangıcıyla birlikte önümüzdeki yıllarda sahip olunması gereken beceriler hakkında otoritelerce yayınların yapıldığı görülmektedir. Bu becerilerden bir tanesi de yaratıcı düşünmedir. Yaratıcı düşünme becerisi yıllardır araştırmalara konu olmaktadır. Konu hakkında birçok farklılık ve benzerlik içeren yaklaşım olduğu söylenebilir. Eğitimde yaratıcılığın desteklenmesi ise tüm kesimlerce önemli görülen bir yaklaşımdır. Sınıf ortamlarında yaratıcı düşünmeyi ele alan çalışmalar artmış olsa da çevresel etkiyi ele alan çalışma sayısı hala sınırlıdır. Müfredat baskısı sebebiyle yaratıcılığın ele alınmasında olumsuz yaklaşımlar bulunduğu literatürde sıklıkla ifade edilmektedir. Ayrıca öğretmenler yaratıcı düşünmeyi geliştirmek için ne yapabilecekleri konusunda somut önerilere de sahip değillerdir. Öğretmenler mevcut yaratıcı düşünme teknikleri ile girdikleri ders kazanımlarını nasıl verebilecekleri konusunda zorlanmaktadırlar. Bunun için son zamanlarda sınıf bağlamında yaratıcı düşüncenin nasıl desteklenebileceğine yönelik akademik çalışmaların arttığı ifade edilebilir. Bu çalışmaların ise geleneksel sınıf içerisinde neler yapılabileceğine yönelik olarak geliştirildiği görülmüştür. Covid-19 salgını ile birlikte eğitimde dijitalleşme, tercih edilen bir uygulamadan çıkarak zorunluluk haline gelmiştir. Yaratıcı düşünme becerisi ise tüm koşullarda kazandırılması gereken bir beceri olarak varlığını korumaktadır. Bu kapsamda bu çalışmada; yaratıcılık kavramını daha iyi anlayabilmek için yaratıcılık kuramları, eğitim ortamı-yaratıcılık ilişkisi ve teknolojinin eğitim ortamı açısından yaratıcılığa ne tür katkılar sağlayabileceği incelenmiştir. Son bölümde ise mevcut eğitim için kullanılabilecek dijital teknolojilerin yaratıcılık ortamına nasıl dahil edilebileceği konusunda bir öneri getirilmiştir. Ayrıca oluşturulan çerçeve dahilinde ileride gerçekleştirilecek araştırmalara yönelik önerilerde bulunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Yaratıcı düşünme, Eğitim ortamı, Eğitim teknolojisi, Dijital araçlar
|
Derleme Makalesi |
Eğitimde Teknoloji Uygulamaları Dergisi Cil. 1 (1)
Elektronik Rönesans’ta Yeni Eğitim Teknolojisi Formasyonları
Mustafa Karaağaçlı ss. 76 - 98 | DOI: 10.29329/jtae.2020.283.6 Özet Atom çağı, endüstri çağı, bilgi çağı derken gelinen iletişim çağında, evrensel değişimlerde elektronik Rönesans herkesi ve kesimi etkilemektedir. Etkileşimler nimet ve külfetleri de beraberinde getirdiğinden, Elektronik Rönesans’ın işgörenlerden beklediği yeni beceriler güncel hale gelmektedir. Farklı ama genel ad başlıklarında gündeme gelen yeni becerilerin daha özel ad altında ele alınması gereksinimi bulunmaktadır. İşte bu nedenle bilimin genelleyici ve sınırlı bakan özelliklerinden hareketle girişilen bu çalışmada, “Elektronik Rönesans’ın Yeni Eğitim Teknolojisi Becerileri” konusuyla ilgilenilmektedir. Çalışma, genelde evrensel değişim sürecine, özelde ise yeni eğitim teknolojisi gereklerine dikkat çekmeyi amaçlamaktadır. Betimsel türde literatür analizi ile oluşturulan çalışmada; evrensel ölçekte beliren yönelimlerin ardından eğitim alanındaki Elektronik Rönesans’ın yansımaları ortaya konulmaktadır. Çalışmada Eğitim Teknolojisinin temel öğelerinin yeni formasyon özelliklerine ve Elektronik Rönesans’ta Eğitim Teknolojisi uzman işgöreninin sahip olması gereken duyuşsal, bilişsel ve devinsel davranış özelliklerine özel önem verilmektedir. Elektronik Rönesans’ta eleştirel düşünme, problem çözme, medya, bilgi ve açık iletişim teknolojileri okuryazarlığı temel teknik beceriler olarak önemsendiği, Eğitim teknolojisinin eğitim süreçlerine; eğitsel istem-sunu dengesizliklerini gidermede, artan nüfusun eğitim ihtiyaçlarını karşılamada, eğitim hizmetlerindeki maliyet-yarar analizlerinin verimliliğini artırmada, bireysel ve kitlesel öğrenmeye, öğrenme ortamlarında ve zamanlarında esneklikler sağlamada ekonomik seçenekler sunduğu ortaya konulmaktadır. Çalışmada, eğitim teknolojisi öğretmeninin profesyonel bir iletişim, teknoloji ve öğretim uzmanı olarak, hem mekanik hem de dijital içerik ve eğitim durumları üretebilen yaratıcı üretkenliklere sahip olması gerektiği vurgulanmaktadır. Elektronik Rönesans’ta Eğitim Teknolojisi uzman işgöreninin, öğretme-öğrenme yardımcıları hazırlama, eğitim ortamlarını düzenleme, eğitimin özel hedeflerine uygun eğitsel etkinlikler planlama konularına bütünsel ve sistematik yaklaşmasının gereği belirtilmektedir. Çalışmada ayrıca, varılan sonuçlar ışığında; Elektronik Rönesans’ta Öğretmenin iletişim, teknoloji ve öğretim uzmanı olarak görülmesi yönünde girişimler yapılması, Eğitim Teknolojisi alan uzmanının sahip olması gereken özelliklerinin ise bilişsel, devinsel ve duyuşsal alanlarda yeterliğe dayalı davranışlar olarak belirlenmesi önerileri geliştirilmektedir. Anahtar Kelimeler: Eğitim teknolojisi, Elektronik Rönesans, Eğitim Teknolojisi öğelerinde ve Eğitim Teknolojisi Uzmanında formasyonlar |